6 Aralık 2012 Perşembe

"Ama bildiğim kadarıyla doğada tam ve gerçek bir eksiklik durumu yoktu: eksiklik durumu bir önceki memnuniyet durumuyla uyumsuzluk ortaya çıktığında yaşanır ve gelişebilecek her şey memnuniyet durumu üzerinde gelişir.Ve bir istek durumunun kaçınılmaz olarak istenen bir şeyi gerektirdiği doğru değildir; istenen şey yalnızca bir kez, istek durumu olduğunda var olmaya başlar; bu, o şey daha önce istenmediğinden değil, ama var olduğu daha önce bilinmediği için böyledir."


+Memnun değilsin, değil mi?
*Değişecek bir şey kalmadı ki, ben tükendiğimden benden bir şey çıkmaz oldu.
+Vaz mı geçtin kendinden, terk mi ettin?
*Terk mi ettim.. Evet, neye baktığımı bilmediğim bir yeri terk ettim.Önceki bakışımı kaybettim.Tek bir şey vardı, büyük kocaman bir şey.İçimi boşalttım, kendimi doldurdum.Kararttım ya içimi, söndürdüm tüm ışıkları bekledim.
+Dur dur!Sakin ol..neden "beni" suçladın ki?
*Benim diğerlerinden ne farkım var ki.
+Gel sana bir şey göstereceğim.
*Korkuyorum.
+Gereksiz, gel benle
*Yüksek, soğuk,yerin dibine kadar giren, herkesi gören, içinde olduğum bir yer versene bana.Çekip gitmek istiyorum!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı