9 Kasım 2010 Salı

Kramşaıklradym

  Kramşaıklardym..Her şey iç içe girmiş ama uyumu yakalayamamış konumda..Bir yumak ipin sıradan karmaşıklaşma hali gibi değil bu.Bir ağacın dallarında gördüğümüz o değerli karmaşıklık, yine değil. Uyumsuzluk sorunu, kavramların işlevini yitirmesi, değer kargaşası benim içimdeki o karmaşık ip yumağı.Bir kediye verilmişim de haşatım çıkarılmış, halı üstündeki karmaşık düzeltilmeyi bekleyen ip yumağı.

  Düzeltilmeyi bekleyen..Her insan kolayı sever.Emek vermeden kolaya, rahata çıkmak.Ohh ne âlâ..Bu kadar mı emek sevmeyen biri oldum ben.O savaşan, kendi için çırpınan, ruhuna gelişssin diye elinden geleni ardına koymayan kız nerede?İnsanın kendisinden vazgeçiş sürecinin ilk adımı bu olmalı..Vaz mı geçmeye başlıyorum kendimden..Hayır ama "kendine inanma" kavramının yapıtaşlarından biri olan "umut"u kaybediyorum, eskitiyorum yavaşça.Durumu doğrultacak inancımı ve gücümü kaybediyorum.Bu konuda bu kadar net olmak da işin başka bir acı veren tarafı olsa gerek.

  Eskiyi seyrettiğimde görüyorum ki savaşabiliyormuşum ben.İmrenerek önünden geçebiliyorum artık sadece.İzlemeye de gücümün kalmamasından korkuyorum.Şunları karalarken bile gözlerimle savaşıyorum açık kalabilsinler diye.Bu kadar yorgun olmamalıyım.Karmaşık ip düğümlerimi açmalıyım.Hayat böyle öznel, tekilken ben nasıl beklerim ki açılmayı.

  İnancımı kaybetmeye başladığımda işte böyle böyle, tesadüfler çıktı karşıma.Beni benden alan, beni bağlayan sorular başlandı yine bana sorulmaya.Sorum çok, yazım bol.Önemli olan cevabı bulmak.Onlarca harfin içinde mi, hızla akıp giden zamanda mı, çizilen bir tabloda mı yoksa o karmaşık ip yumağının o karışmayan yanında mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı